DOĞA ÇEVRE SU ÇÖP KİMYASAL KÖMÜR FOSİL TOPRAK HAVA ATIK PİL EKOSİSTEM HURDA YAĞ MİKROP GÜNEŞENERJİ

30 Temmuz 2023 Pazar

TC ÇEVRE ŞEHİRCİLİK VE İKLİM BAKANLIĞINA



  1.    TC ÇEVRE ŞEHİRCİLİK VE İKLİM BAKANLIĞINA İtiraz Eden : SİLİVRİ ÇEVRE DERNEĞİ      28.07.2023 .
  2. Konu :İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün web sayfasında halkın görüş ve önerilerine açıldığı duyurulan, Botaş Boru Hatları İle Petrol Taşıma Anonim Şirketi Depolama I Daire Başkanlığı Silivri İşletme Müdürlüğü tarafından planlanan Lisansız Rüzgar Enerji Santrali-2 Projesi Kapasite Artışı (1 Türbin 4.2 MW’den, Toplam 2 Türbin 9,2 MW’ye Çıkarılması) ilgili olarak hazırlanan ÇED nihai raporuna karşı itirazlarımın sunulması ve ÇED Olumsuz Kararı verilmesi talebimizi içeren dilekçedir. İtirazlarım : 1) Silivri Çevre Derneği olarak,Botaş Boru Hatları İle Petrol Taşıma Anonim Şirketi Depolama I Daire Başkanlığı Silivri İşletme Müdürlüğü tarafından İstanbul İli, Silivri İlçesi, Alipaşa Mah. 8274 Ada 300 Parsel (Eski adı 640 ada 1 parsel) de Lisansız Rüzgar Enerji Santrali-2 Projesi Kapasite Artışı (1 Türbin 4.2 MW’den, Toplam 2 Türbin 9,2 MW’ye Çıkarılması) yapılmasına ilişkin hazırlanan ÇED Nihai Raporuna aşağıda belirtilen nedenlerle itiraz ediyoruz. 2)Öncelikle, ÇED başvurusuna ilişkin değerlendirme toplantısı daveti ve ilanı usul ve yasaya uygun olarak yapılmamıştır. Usul ve yasaya uygun olarak yapılmayan toplantıya katılım çok az olmuştur. Başvuru projesine en yakın sınır komşusu şahsıma ait taşınmazlar olmasına rağmen toplantıdan haberdar olmamız mümkün olmamıştır. Danıştay, Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği’nde halkın katılımını zorlaştıran maddelerin yürütmesini durdurmuştur. Danıştay 6.Dairesi’nin 16.02.2023 tarih ve 2022/7391 sayılı YD kararı Yapılan toplantının iptali ile yeniden toplantı yapılmasını talep ederiz. (Ek:2 Danıştay Kararı) 3)ÇED nihai raporuna aşağıda belirttiğimiz nedenlerle itiraz ediyoruz. 3.1)Planlanan RES (Rüzgar Enerji Santrali) ile yapılacak olan RES in toplam üretimi ve rüzgar ve ekosistem taşıma kapasitesi hakkında nihai raporda eksikler bulunmaktadır. Başvuru yapan BOTAŞ’ın içerisinde ihtiyaçlarını karşılayacak kadar RES bulunmaktadır. Başvurucunun nihai rapora konu RES’i üretilen elektriği satma amaçlı yaptığı madde 9.6’da belirtilmektedir. Burası leylek göç yolu ve büyük ovadır. Bu hususun tarıma ve leyleklere olan etkileri nihai raporda incelenerek açıklanmamış, yüzeysel bir rapor tanzim edilmiştir. 3.2)Proje, esasen (1+1) 2 rüzgar tirbününden oluşmaktadır. Kaç tane tirbün planlandığına dair bir bilgi yoktur. Bunların ana şebeke elektrik bağlantı hatlarının oluşturulması hakkında bir bilgi bu raporda mevcut değildir. 3.3)Korunması gereken doğal alanlar ve tarım ekosistemlerinin bütünlüğüne ilişkin nihai raporda bir tespit yoktur. 3.4)Rüzgar tirbünleri, korunmakta olan uluslararası göçmen kuş türlerinin güz göç güzergahı üzerindedir. Kuş çarpışma ve zarar görmesi büyük olasılık önemi taşımaktadır. Nihai raporda açıkça hata yapılmıştır. Raporun 402 sayfasında; BERN ve CITES’e göre uluslararası sözleşmelerle koruma altında bulunan Aquila heliaca yerleşik ve üreyen bir türdür ve göçer değildir. Yuvası da komşu tarlada olduğu izlenmektedir. Avlanma alanları, nihai raporda incelenmemiş, açıklanmamıştır. Nihai rapor kendi içerisinde çelişkiler barındırmaktadır. 3.5)Başvuru dosyasında hidrojeoloji haritası detaylı veya küçük ölçekte verilmelidir. Bu haliyle inceleme yapılması mümkün değildir. 3.7)ÇED alanının flora ve fauna çalışması ile bu türlerin bulunduğu EUNIS Habitat Tipleri (Tarım Ekosistemleri, Sınır Alanlar (Anız-Hedge), Riperian Dere Vejetasyonu, Kalıntı Sulak Alan Vejetasyonu gibi alanlar bulunduğundan ÇEDBaşvuru dosyası özel formatı ile bu habitatlardaki varlıkların listeler halinde verilmesi gerekmektedir. Başvuru dosyasında 50m en yakınlıktaki bilinen dere ilgili bilgi yoktur. 3.8)NİHAİ RAPORDA EN YAKIN YAŞAM ALANLARI VE TAŞINMAZLAR GÖSTERİLMEMİŞTİR. Taşınmazlar proje alanı ile yakın olup taşınmazlarda kültürel miras niteliğinde yerler bulunmaktadır. Bu durum nihai raporda gösterilmemiştir. ÇED Yönetmeliği EK-V DuyarlıYöreler Listesine Göre Değerlendirmede; Madde1-c. “Kültür ve Tabiat VarlıklarınıKoruma Kanununun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin(1), (2), (3) ve (5) numaralıalt bentlerinde "Kültür Varlıkları", "Tabiat Varlıkları", "Sit" ve "Koruma Alanı" olarak tanımlanan ve aynıKanun ile 17/6/1987 tarihli ve 3386 sayılıKanunun (2863 SayılıKültür ve Tabiat VarlıklarınıKoruma Kanununun BazıMaddelerin n Değiştirilmesi ve Bu Kanuna BazıMaddelerin Eklenmesi Hakkında Kanun)ilgili.. maddeler uyarınca tespit ve tescili yapılan alanlar” denilmektedir. İlgili tablonun, Madde3-c/ç.Korunması Gereken, “Tarım Alanları: Tarımsal kalkınma alanları,sulanan, sulanmasımümkün ve arazi kullanma kabiliyet sınıflarıI, II, III ve IV olan alanlar,yağışabağlıtarımda kullanılan I. ve II. sınıf ile özel mahsul plantasyon alanlarının tamamı.” Maddesi kapsamında proje alanı için “Proje alanıiçin, 5403 sayılıToprak Koruma ve Arazi KullanımıKanunu” gereğince tarım dışıizin yazısıalınmıştır.” Denilse de, burası 02.06.2017 tarih ve 30084 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2017/10001 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Büyük Ova Koruma alanı olarak belirlenmiştir. 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi kullanımı Kanunu'nun 14.maddesi ile 9.12.2017 tarihli ve 30265 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Planlanmasına Dair Yönetmelik'in 17,18,19uncu maddelerinde büyük ovaların belirlenmesi ve korunmasına ilişkin uygulamalar yer almaktadır. 3.9)Tablo 13Madde 3-c/çKorunması Gereken Alanlar, Proje ve etki alanıiçerisinde “Milli Park”,“Tabiat Parkı”, “Tabiat Anıtları” ve “TabiatıKoruma Alanları” gözükmese de, proje alanına çok dere içinde bulunan sulak alan ve riperian dere oluşumu bulunmaktadır.Bu habitat alanları, bitki türler, özellikle su ve yerleşik üreyen yırtıcı kuşlar ile ilgili nihai raporda değerlendirme yoktur. Madde 3-c/ç. “Bilimsel araştırmalar için önem arz eden ve/veya nesli tehlikeye düşmüşveya düşebilen türler ve ülkemiz için endemik olan türlerin yaşama ortamıolan alanlar, biyosfer rezerv,biyotoplar, biyogenetik rezerv alanları, benzersiz özelliklerdeki jeolojik ve jeomorfolojik oluşumların bulunduğu alanlar.” Gen kaynağı olan ve iklim değişikliğinde gıda güvenliği için önemli antik ve yerel buğday ırklarının üretimi ve korunması için tarımsal çalışmalar yapılmaktadır. Bu alanlar korunmalıdır. 3.10)Planlanan projede,bu alanın Beyaz Leylek (Ciconia ciconia) gibi göçmen kuşların geçiş darboğaz alanı olduğu rapor ekinde göç güzergahı ile gösterilmekle beraber, göç mevsimi dışı yapılan bu kısa süreli gözlemde çok çok büyüktopluluklar halinde gece konakladıkları ve bu konuda alınacak tedbirler belirtilmemiştir. Çevre Şehircilik Bakanlığı, Rüzgar Enerji Santralleri- Çevresel Etkiler belgesinde bulunan, Projelerin değerlendirilmesinde dikkat edilmesi gereken temel hususlar: Yer seçimi; Tirbun sayısı; Yerleşim yerlerine uzaklık; Korunan alanların mesafesi; kuş göç yolları (korunması gereken hassas ekosistemler, kuş göç yolları ve özellikli türler dikkate alınarak planlanması gereklidir) hususları yer almaktadır. Bu açılardan değerlendirildiğinde, yer seçimi açısından sürdürülebilir olamayan bu yatırım teklifidir. Bu doğal alanlar yok edildiği zaman, pek çok kritik ekosistem hizmet de yok edilmektedir. 2021 tarihli, Silivri Merkez ve Yakın Çevresi Taşkın alanı Bölgesi 1/5.000 ölçekli revizyon nazım İmar Planı, Plan Raporunda, E-5 ile TEM arasında kalan tarımsal alanlar ilgili; "...bu kırılgan yapının, İstanbul'un varlığını sürdürebilmesi için kesinlikle korunması gerektiği" belirtilmiştir. 'Çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahip alanlar, hassas ekosistemler, su döngüsünün sürdürülebilirliği açısından kritik öneme sahip toprakları, ekolojik koridorları bünyesinde barındırmakta olduğu'ifade edilmiştir. Biyolojik çeşitlilik açısından değerlendirilen bu alanlar, Ekolojik turizm alanları olarak önerilmektedir. "Dünya Canlı Kaynakların Korunması", IUCN, UNEP, WWF gibi Uluslararası kuruluşlar tarafından korunmakta ve takip edilmektedir. Çevre Korumalı Kalkınma modeli için, sözkonusu 'Biyoçeşitlilik Sıcak Noktası'da sanayi yatırımlarından uzak durulmalıdır. 3.11)Dünya Bankası, gerçeklerin yansıtıldığı, şeffaf bir raporu görmelidir. İklim değişikliğinde gıda güvenliği ve biyoçeşitlilik kaybı sorunu, yaşamsal olarak enerji sorunundan önemlidir. İstanbul gibi bir metropolün en kırsal bölgesinde sayılabilecek olan ilçemiz Silivri, bu metropolün beraberinde getirdiği sanayi, tarım alanlarına yapılmak istenen sanayiler tarafından tehdit edilmektedir. 3.12)Tirbün inşaatı sırasında ağır tonajlı araçlar dahil,inşaat ve hizmet araçlarının BOTAŞ tesisine ulaşım güzergahları belirtilmemiştir. Her ne kadar Kınalı gişeler- BOTAŞ bağlantı yolu mevcut olsada, yakıt tasarrufu amacı ile harfiyat Kamyonları, Beton kamyonları, büyük vinç taşıyan araçlar, türlü hizmet ve tesis aracı Marmara Cezaevi E-5 bağlantısı- BOTAŞ tesis arasında kalan kadastal yolu kullandığı daha önceki inşaat uygulamalarından bilinmektedir. İşletme ihtiyacı dışı elektrik satışı amacı da taşıyan yeni tirbün inşaatı için alternatif yer bakılmalıdır. 3.13) Etki alanı içerisinde belirtilmeyen yerleşim, çiftlik evleri ve Cezaevi lojmanları bulunmaktadır. Lojmanlarda 500 hane yaşam sürmektedir. 1.tirbun sonrasında 31.08.2015 tarihli kapasite artış CED raporunda bulunan hava kirlilik ölçümlerinin yenileri eksiktir. Tirbun artışı ile hakim Kuzet rüzgarının baca kirliliğinin etkisini artacağı kaygı vericidir. 3.14) Polenleyiciler (örn.arılar), gıdamızın %95 ini üretiminde rol almaktadır. Rüzgar tirbünlerinden oluşan ses ve elektromanyetik alanın arılarda yol bulmada olumsuz etkileri bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Tozlaşma etkilenecek, tarlada tarımsal erim azalması yaşanacaktır.Tirbün yapılmamalıdır. Önerilen tirbünün uzunluğu 111m olup, kanat sistemi daha yüksek zarar vericiliktedir. 3.15 Silivri ekolojik turizm faaliyet anlamında insanların ihtiyacını karşılayamamaktadır. Bunu gidermek için yapılmalıdır. İyi Tarım ve Organik Tarım uygulamaları desteklenmeli, sanayi bu bölgelerde geliştirlmemelidir.
  3.  4)ÇED NİHAİ RAPORUNDA PROJENİN OLUMSUZ ÇEVRESEL ETKİLERİNİ BERTARAF EDECEK DEĞERLENDİRMELER İÇERMEMEKTEDİR. ÇEVRE KANUNU MD.9 KAPSAMINDA ÇEVRENİN KORUNMASI AMAÇLANMALIDIR. Nihai rapor yukarıda açıklanan sakıncalara dair kaygılarımı gidermekten uzaktır ve bilimsel yeterliliği konusunda şüphe uyandırmaktadır. Bu başvuru konusu projenin hayata geçirilmesi, Çevre Kanunu’nun 3. maddesinde idareye yüklenen görevlere aykırılık oluşturmaktadır. Yine Çevre Kanunu’nun 9. Maddesi kapsamında çevrenin korunması gerekmektedir. Nihai rapor Çevre Kanununa aykırılıklar içermektedir. Nihai rapor Çevre Kanunu md.9’a aykırılıklar içermektedir. Anayasa’nın 56. maddesine göre “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir.” Buna göre Anayasa’da, vatandaşların da çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek konusunda ödevli olduğu açıkça belirtilmiştir. Sonuç Ve İstem :Yukarıda arz ettiğim ve resen dikkate alınacak nedenlere göre; Anayasal yetkilerimi kullanarak Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 11. maddesinin 4. fıkrası çerçevesinde ÇED nihai raporuna itiraz ediyor, proje için ÇED Olumsuz Kararı verilmesini arz ve talep ederim.

  4.  İTİRAZ EDEN SİLİVRİ ÇEVRE DER4NEĞİ 
  5.                      SİLİVRİ ÇEVRE DERNEĞİ Başkanı ALİ KORSAN                                      YEŞİL BİR SİLİVRİ İSTİYORUM....