DOĞA ÇEVRE SU ÇÖP KİMYASAL KÖMÜR FOSİL TOPRAK HAVA ATIK PİL EKOSİSTEM HURDA YAĞ MİKROP GÜNEŞENERJİ

29 Kasım 2008 Cumartesi

Kemerburgaz'daki Rüzgar Çiftliğinde Yapılan İkinci Paydaş Toplantısına Katıldık

Lodos Elektrik Üretim A.Ş., 28 Kasım 2008'de, Kemerburgaz Rüzgâr Çiftliğinde, İkinci Paydaş Toplantısını Düzenledi.


Kemerburgaz Rüzgâr Çiftliğinin ekolojik, sosyolojik ve ekonomik etkileri hakkında yöre halkı ve konuya duyarlı sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini almak üzere yapılan İkinci Paydaş Toplantısı, 28 Kasım 2008 Perşembe günü saat 14:00'te, Rüzgâr Çiftliği Proje Sahasında düzenlendi. Silivri Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan ve dernek üyelerinden Ertuğrul Akçaoğlu da bu toplantıya katıldılar.

Proje sahasının hemen yanında yer alan Tayakadın Köyünden yurttaşların yoğun olarak katıldığı toplantıya ayrıca bazı ilköğretim ve lise öğrencileri de katılmışlardı.

Lodos Elektrik Üretim A.Ş. den Mustafa İlhan'ın yönetiminde başlayan toplantıda, Kemerburgaz Rüzâar Çiftliği yöneticisi İsmail Bahçıvan ve Windcom GmbH müşaviri Mustafa Burç birer sunum yaparak, rüzgâr çiftliğinin kuruluş sürecini ve bugünkü durumunu anlattılar. Santral yapımı sürecinde bir miktar ağacın kesildiğini de anlatan İsmail Bahçıvan, daha sonra ormanlık alanın etrafını çevirerek, ormanı koruma altına aldıklarını anlattı.

Her biri 2 MW gücünde 12 rüzgârgülünden oluşan santralin yıllık enerji üretiminin yaklaşık 85 Gwh, yani yılda 85 milyar vat saat olduğunu açıklayan konuşmacılar, bunun, ülkemiz enerji ihtiyacının temiz ve yenilenebilir kaynaklardan sağlanması açısından önemini vurguladılar.
Daha sonra yapılan konuşmalarda, rüzgâr çiftliği çalışanlarının yarısının yöre halkından olduğu, bunun hem yöre insanlarına iş bulmak açısından hem de yöre ekonomisine katkıda bulunmak açısından iki önemli nokta olduğu vurgulandı.

Sunumlardan sonra söz alan Tayakadın Köyü muhtarı ve diğer yöre sakinleri, rüzgâr çiftliğinin yörelerinde bulunmasının kendileri açısından olumlu etkilerini anlatırken beklentilerini de dile getirdiler. Yörelerinde böyle temiz bir tesisin bulunmasından memnun olan yöre halkı aynı zamanda santralin yapılmasıyla birlikte yörelerindeki ormanlık alanın da korunmaya alınmış olduğu görüşüne katıldıklarını ifade ettiler. Söz alan bir öğrenci ise, Lodos Enerji A.Ş.'nin okullarının kütüphanesine ve laboratuvar yapımına katkısını beklediklerini söyledi.
Rüzgâr çiftliğinin yöreye etkilerinin değerlendirildiği bir anketin tamamlanmasının ardından biten toplantıdan herkes memnun ayrıldı.


Toplantıdan sonra bir açıklama yapan Silivri Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan, “Uzun yıllar Türkiyede elektrik üretiminin sadece kömürden ve hidrolik kaynaklardan gerçekleştirildiğini, daha sonra enerji ihtiyacı arttıkça yeni kaynaklar olarak çözümü ithal kömürde ve doğal gazda gören yöneticilerin ülkemizin rüzgar ve güneş potansiyelini göz ardı ettiğini, nükleer lobicilerin etkileriyle, geçtiğimiz yıllarda, ülkemizde yeterli rüzgar olmadığı ileri sürülerek rüzgarla ilgili araştırmaların bile yasaklamaya kalkışıldığını” söyledi.

“Bugün, böyle bir tesisin bölgemizde çalıyor olduğunu görmek, ülkemiz açısından çok sevindirici bir durumdur” diyen Korsan, ülkemizin her tarafında rüzgar santralleri yapmaya yeterli rüzgarın var olduğunun bugün artık bilindiğini, gelecekte enerji ihtiyacımızın önemli bir bölümünün yenilenebilir kaynaklardan elde edilebilmesinin mümkün olduğunu sözlerine ekledi. Korsan, “Gelecek yenilenebilir kaynaklardadır” dedi.

19 Kasım 2008 Çarşamba

Kemerburgaz'daki Rüzgâr Enerjisi Santralini Ziyaret Ettik

Silivri Çevre Derneği üyeleri olarak geçtiğimiz hafta sonunda Kemerburgaz'da, Lodos Enerji Üretim A.Ş.’ye ait rüzgâr çiftliğini ziyaret ettik.

Dünyada yaşanan enerji krizi ve bunun ülkemizdeki yansımaları hayatımızı derinden etkiliyor. Yöneticilerimiz, enerji ihtiyacımızı karşılamak için, önümüze sürekli eskimiş teknolojileri ve kirletici enerji kaynaklarını sürüyorlar. Yeni ve temiz enerji kaynaklarından ise ya hiç söz edilmiyor ya da sanki onlar önemsizmiş gibi küçümseniyor. Bu nedenle biz de gidelim yerinde görüp inceleyelim dedik ve İstanbul'dan gelen arkadaşlarımızla birlikte Lodos Enerji Üretim A.Ş.'nin, Gaziosmanpaşa, Tayakadın köyündeki Kemerburgaz Rüzgâr Çiftliğine gittik. Ziyaretimiz sırasında kendisiyle görüştüğümüz Teknik Müdür İsmail Bahçıvan bizi bilgilendirdi.

Kemerburgaz Rüzgâr Çiftliğinde her biri 2 MW gücünde 12 rüzgârgülü var. 80 metre yüksekliğindeki direkler üzerine yerleştirilmiş rüzgârgüllerinin her bir kanadı 41 metre boyunda. Dakikada maksimum 19 devir yapan rüzgârgülleri, eğer rüzgârın hızı artarsa, otomatik olarak devreden çıkıyor.


Rüzgâr çiftlikleri, diğer enerji santrallerinin hiç birine benzemiyor. Diğer santrallerde enerji üretirken, çevreyi kirletmeden bir şey üretemezsiniz. Rüzgâr çiftliklerinde ise enerji üretirken hiçbir atığınız, hiçbir zararınız olmuyor. Çevreye hiçbir atığı olmadan, tertemiz üretim yapan rüzgâr çiftliğinde mis gibi orman havası içinde çalışan rüzgârgüllerini izlemek çok etkileyiciydi.


Teknik müdür İsmail Bahçıvan, bize Kemerburgaz Rüzgâr Çiftliğini anlatırken, bir yandan da üzerinde çalıştıkları yeni projelerinden söz etti ve genel olarak Türkiye’deki rüzgâr çiftliklerinin durumunu anlattı. Türkiye’de birçok firmanın yeni yatırımlarla hızla üretime geçeceklerini duymak çok sevindiriciydi. Bir rüzgâr ve güneş ülkesi olan Türkiye’de bu kaynakların bugüne kadar görmezden gelinmiş olması üzücüydü. Kafalarını nükleer enerjiye takmış bazı yöneticiler, geçtiğimiz yıllarda rüzgâr ve güneş enerjisi için yapılan çalışmaları engellemek için ellerinden geleni yapmışlardı. Dünyamızı tehdit eden iklim değişikliğine karşı önemli bir araç olan temiz enerji kaynaklarının ülkemizde de kullanılmaya başlanması olumlu bir adım olarak değerlendirilmeli. Önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin her köşesinde, her köyde ve kasabada bir rüzgâr çiftliği görmeyi hayal ederek Silivri'ye geri döndük.

13 Kasım 2008 Perşembe

Kale'de Katliam Sürüyor!..



                  Kale'de Katliam Sürüyor!..

Geçtiğimiz hafta sonu (8 Kasım 2008 Cumartesi günü), tarihi Silivri Kalesinin surlarından kalan bir kemerin tahrip edildiğini duymuş ve engellemek için çalışmıştık. Kaymakamlığa ve Belediyeye yaptığımız şikayetlerden sonra birer ekip gelmiş ve durumu inceleyerek tutanak yazmışlardı.


Biz, bundan sonra durum düzelir, artık devlet müdahale etti, diye düşünürken duyduk ki, tahripçiler, biz gittikten sonra da çalışmaya devam etmişler ve kemerin içine beton döküp üzerine duvar örmeye başlamışlar.

Kaymakamlığa ve Belediyeye şikayetini tekrarlayan derneğimiz, 11 Kasım 2008'de ayrıca İstanbul 1 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğüne de şikayette bulunarak, olayla ilgilenilmesini istemiştir. 11 Kasım 2008'de Belediye ekiplerinin mühürlediği inşaatın son halinin fotoğraflarını da çekerek durumu belgeleyen derneğimiz, konunun bundan sonra da takipçisi olacaktır.



Bu, kalede yapılan ilk tarih katliamı değildir. Bunun önüne geçilmelidir. Belediye, Kaledeki durumun bir envanterini çıkararak, bundan sonra yapılacak buna benzer girişimleri daha başlamadan engelleyecek önlemler almalıdır.



Tarihimiz birkaç kendini bilmezin üç kuruşluk çıkarı için gözden çıkarılacak kadar ucuz değildir. Gerekiyorsa belediye, sözü geçen yerleri satın alarak, restore etmeli ve korumalıdır.





11 Kasım 2008 Salı

İstanbul 1.numaralı Kültür ve Tabiat Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğüe, Şikayet Dilekçesi

İstanbul 1.numaralı Kültür ve Tabiat Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğüe, Şikayet Dilekçesi