Silivri
Çevre Derneği ve Kuzey Ormanları Savunması (KOS), 21 Mayıs 2017 Pazar günü
öğleden sonra Silivri Çevre Derneği Çay Bahçesinde, Silivri ile
Çerkezköy sınırına yapılmak istenen Kömürlü Termik Santrale karşı yürütülen mücadelenin bundan sonraki adımları üzerine
görüş alış verişinde bulunmak üzere bir toplantı yaptı.
Toplantıya Silivri Çevre Derneği'nden Başkan Ali Korsan, Ertuğrul
Akçaoğlu, Ahmet Yücegök, Eyüp Mar, Kamil Bilici, KOS'tan Onur
Akgül, Özgür Erbay, C.Onur Karasu, Deniz Demir, Ege Tok ve İğneada
DAYKO'dan Yaşar Mersin ve Mehmet Mersin katıldılar.
Bu
toplantıyı daha önce facebook'ta duyurarak açık çağrı
yapmamıza ve yüz elli'nin üzerindeki kişiyi özel olarak
işaretlememize rağmen, "toplantı yaptığınızda bizi
haberdar etmiyorsunuz" diye şikayette bulunan arkadaşlardan
hiç biri toplantıya katılmadı. Sanırım bu arkadaşların her
biri özel olarak telefonla davet edilmeyi bekliyorlardı, fakat
kusura bakmasınlar, bizden bu kadar. Gerisi kendi ilgilerine kalmış.
Kendilerini çalışmaların bundan sonraki adımlarına katılmaya
bekliyoruz.
Toplantıda,
bundan sonraki süreçte yapmayı düşündüğümüz işleri
konuştuk ve bir zaman çizelgesi çıkardık. Önce, Dünya Çevre
Günü'ne kadar yapılacakları ve sonraki bir ay boyunca Silivri ile
Çayırdere ve santralden birinci derecede etkilenecek olan civar
köylerde yapacağımız etkinlikler hakkında konuştuk. Daha sonra
Çayırdere ve çevre köyleri ziyarete gittik.
Çayırdereye
akşam üzeri gittiğimiz için köy kahvesi fazla kalabalık
değildi. Yine de bulunanlarla sohbet ettik. Danıştayda açılmış
bulunan dava üzerine konuştuk ve bundan sonra yapmayı
düşündüklerimizden kısaca söz ettik. Daha sonra Çayırdere'nin
çevre köylerinden Sayalar'a gittik. Sayalar'a vardığımızda da
vakit erkendi ve kahve çok kalabalık değildi. Bir çay içimi
süresince sohbet ettik ve ayrıldık. Bir sonraki durağımız
Danamandıra idi. Danamandıra'da da kısa bir sohbetten sonra yemek
molası verdik.
Ardından
Danamandıralılar'ın uzun ve şiddetli bir mücadele ile
kurutulmaktan kurtardıkları göllerden Küçük Kokmuş gölüne
gittik. Danamandıralılar gölleri kurtardıktan sonra göller SİT alanı ilan edilmiş ve Milli Parklar Müdürelüğü'nün kontrolüne geçmişti. Bu
göller Danamandıralılar'ın mandalarını yaydıkları bir alandı.
Milli Parklar Müdürlüğü'ne devredildikten sonra da mandalarını yaymaya devam
edeceklerdi. Daha sonra Milli Parklar Müdürlüğü bu SİT alanını Esenyurt
Belediyesi'ne piknik alanı olarak kiraladı ve Esenyurt Belediyesi de
birinci derece SİT alanı olan ve bir çivi bile çakılmaması
gereken bu bölgede, Küçük Kokmuş Gölü'nün etrafına asfalt yollar ve
bir sahil kasabasında olması gerekenden daha fazla aydınlatma
yaptı. Ayrıca beton ve tuğla tuvaletlerle taçlandırdı. Gölleri
kiralayan Esenyurt Belediyesi, bölgeyi piknik alanına çevirdikten
sonra göllere mandaların girmesini engelledi. Artık mandaların
giremediği bu göllere her hafta sonu Esenyurt'tan otobüsler dolusu
piknikçi getiriliyor.
Küçük
Kokmuş Gölü'nün halini gördükten sonra Büyük Sinekli'ye doğru hareket
ettik. Artık akşam olmuştu ve Büyük Sinekli'de kahve doluydu.
Orada da kömürlü termik santral ve yaratacağı etkiler üzerine
bir süre sohbet ettik. Artık günün sonuna gelmiştik,
Silivrililer Silivri'ye ve KOS'lular da İstanbul'a doğru dönüş
yolculuğuna başladık.
NE
SİLİVRİ'DE, NE TRAKYA'DA, NE DE TÜRKİYE'DE
KÖMÜRLÜ
TERMİK SANTRAL İSTEMİYORUZ!..